SAMET ÇETİNKAYA
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  SINAVLAR VE HAZIRLIK-ÖSYM
  SİTE SAHABİ
  ÖZ TÜRKÇE NEDİR?
  FLAŞ OYUN
  SANAL MODİFİYE
  UNLULER FOTO ALBUM
  GÜNÜN SÖZÜ
  SOZLUK
  İŞTE İSRAİL MALLARI
  İLLER ARASI MESAFELER
  PUAN DURUMLARI
  İSMAİL YK RESİMLERİ
  YABANCI MÜZİK
  İŞ İLANLARI
  SPOR HABERLERİ
  MEHTER MARŞI
  SELENA RESİMLERİ
  AYET VE DUALAR
  DUALAR VE KURANLAR
  TV İZLE
  SEVGİ SÖZLERİ
  ŞİİRLER
  ZAP SUYU ŞİİRİ
  HARİTA
  YAZARLAR
  İLLERE GÖRE NAMAZ VAKİTLERİ
  İSLAMİ KÜTÜPHANE
  TELEFON ŞAKALARI
  E-DEVLET
  TARİHTE BUGÜN KODU
  İL İL TANITIM
  TARİHRE BÜGÜN
  KRONOMETRE
  GÜNLÜK DÜZÜ AKIŞI
  CANLI TV İZLE
  FIKRALAR
  COĞRAFYA SÖZLÜĞÜ
  MSN NİCK OLUŞTURMA
  İSTİKLAL MARŞI
  VARMISIN YOKMUSUN OYUNU
  OSMANLIDA GİYİM
  YEMEK TARİFLERİ
  Sayaç
  RADYO
  SÜPER OYUN
  EN GÜNCEL VİDEOLAR
  KAVAK YELLERİ RESİMLERİ
  ARKA SOKAKLAR'IN RESMİ
  YAPRAK DÖKÜMÜ RESİMLERİ
  RECEP İVEDİK RESİMLERİ
  RECEP İVEDİK VİDEOLAR
  KUTSI RESİMLERİ
  ADANALI DİZİ RESİMLERİ
  BEBEK RESİMLERİ
  HAYVAN RESİMLERİİ
  ESKİ YALIKÖY VE ORDU RESİMLERİ
  BOLAMAN
  SİTENDEN PARA KAZANMA
  SİTENE ŞİİR EKLE
  SÖZLÜK
  DÜNYA MAÇ SONUÇLARI
  DUALAR
  VÜRİS BİLGİLER,
  ARKADAŞLARA TAVSİYE
  GÜNLÜK BURÇ
  AŞK ÖLÇER
  BARIŞ AKARSU RESİMLERİ
  TELEVİZYON İZLE
  SPOR İLE İLGİLİ HABERLER
  YILAN OYUNLARI
  HESAP MAKİNESİ
  HER GÜN BURÇ
  KIZ RESİMLERİ
  HAKAN TAŞIYAN RESİMLEİ
  BİLGİSAYAR RESİMLERİ
  EV RESİMLERİ
  AT RESİMLERİ
  ARI RESİMLERİ
  AYI RESİMLERİ
  KARACA RESİMLERİ
  GEYİK RESİMLERİ
  YILAN RESİMLERİ
  İNEK RESİMLERİ
  YUNUS BALIĞI RESİMLERİ
  KÖPEK RESİMLERİ
  KEDİ RESİMLERİ
  DOMUZ RESİMLERİ
  MODİFİYELİ ARABA RESİMLERİ
  GEMİ RESİMLERİ
  KAMYON RESİMLERİ
  OKUL RESİMLERİ
  KABLUMBAĞA RESİMLERİ
  KURBAĞA RESİMLERİ
  ANA RENKLER
  İSMET İNÖNÜ RESİMLERİ
  ATATÜRK RESİMLERİ
  TÜRK BAYRAĞI RESİMLERİ
  TÜRKÇE TESTİ
  SABUNUN BULUŞU VE ÖZELLİĞİ
  KEŞİFLER VE BULUŞLAR
  ATASÖZÜ
  DEYİMLER
  BİLMECELER
  LEONARDO DA VİNCİ'NİN HAYATI
  ÜNLÜ MATEMATİKÇİLER
  MATEMATİK NEDİR?
  NOTA YERLERİ
  YUNUS EMRE'NİN HAYATI
  NASRETTİN HOCANIN HAYATI
  KAYACA KÖYÜ RESİMLERİ
  BOLAMAN RESİMLERİ
  ANITKABIR RESİMLERİ
  YALIKÖY RESİMLERİ
  İŞTE SANA DÖNER Çİ
  İŞTE SANA KUDRET
  NİŞAN HABERLERİ
  VEFAT HABERLERİ
  KAYACA KÖYÜ HAKKINDA
  LİSE 1 KARMA TEST
  BİYOLOJİ TES 1
  TÜRK DESTANLARI
  TÜRK EDEBİYATI ŞAİRLERİ
  SÖZ SANATLARI TÜRKÇE TEST
  UYAK TÜRLERİ TEST
  EDEBİ AKIMLAR TEST
  DÜZ YAZI TÜRLERİ TEST
  DİVAN EDEBİYATI TEST
  SES BİLGİSİ TEST
  HALK EDEBİYATI TEST
  KUVVET TEST 1
  KOMİK FUTBOL VİDEOSU
  KOMİK VİDEOLAR
  FUTBOL İLE İLGİLİ HABERLER
  MODİFİYE NEDİR?
  MERCEDES-BENZ R500
  KULLANICI PROFİLİ
  AİLE RESİMLERİ
  CEZA'NIN MÜZİKLERİ
  İSMAİL YK MÜZİKLERİ
  MAYMUN RESİMLERİ
  ŞAL RESİMLERİ
  ÇİCEK RESİMLERİ
  BEYZ EŞYA
  DOST SİTELERİ
  KUŞ RESİMLERİ
  FOK RESİMLERİ
  ESKİ ÇAĞ
  DERGİ ABONELİĞİ
  TELEFON MARKALARI
  TELEFON RESİMLERİ
  KIZ MSN
  ERKEK MSN
  COCA COLA GİZLİ YANITI
  VOLEYBOLDA ORDU 2.SİN BOLAMAN DAN ÇIKTI
  LİG TV İZLE!!!
  MANZARA RESİMLERİ
  İCATLAR
  200 tane msn avatarı
  FACEBOOK
  İZEL VİDEO KLİPLERİ
  FATSA-BOLAMN İLK ÖĞRETİM OKULU
  MSN
  AYAKKABI RESİMLERİ
  TÜL DESENLERİ
  KOMEDİ ŞOV
  BİLGİ YARIŞMASI
  RADİO
NASRETTİN HOCANIN HAYATI
-------------------------------------------------------------------------------- Nasreddin Hoca (1208-1284) Sivrihisar'ın Hortu yöresinde doğdu, Akşehir'de öldü. Babası Hortu köyü imamı Abdullah Efendi, annesi aynı köyden Sıdıka Hatun'dur. Önce Sivrihisar'da medrese öğrenimi gördü, babasının ölümü üzerine Hortu'ya dönerek köy imamı oldu. 1237'de Akşehir'e yerleşerek, Seyyid Mahmud Hayrani ve Seyyid Hacı İbrahim'in derslerini dinledi, İslam diniyle ilgili çalışmalarını sürdürdü. Bir söylentiye göre medresede ders okuttu, kadılık görevinde bulundu. Daha sonra Akşehir'e yerleşerek burada imamlık, kadılık ve müderrislik görevlerinde bulunur.Bu görevlerinden dolayı kendisine Nasuriddin Hâce adı verilmiş, sonradan bu ad Nasreddin Hoca biçimini almıştır. Onun yaşamıyla ilgili bilgiler, halkın kendisine olan aşırı sevgisi yüzünden, söylentilerle karışmış, yer yer olağanüstü nitelikler kazanmıştır. Bu söylentiler arasında, onun Selçuklu sultanlarıyla tanıştığı, Mevlânâ Celâleddin ile yakınlık kurduğu, kendisinden en az yetmiş yıl sonra yaşayan Timur'la konuştuğu, birkaç yerde birden göründüğü bile vardır. Nasreddin Hoca'nın değeri, yaşadığı olaylarla değil, gerek kendisinin, gerek halkın onun ağzından söylediği gülmecelerdeki anlam, yergi ve alay öğelerinin inceliğiyle ölçülür. Onun olduğu ileri sürülen gülmecelerin incelenmesinden, bunlarda geçen sözcüklerin açıklanışından anlaşıldığına göre o, belli bir dönemin değil Anadolu halkının yaşama biçimini, güldürü öğesini, alay ve eğlenme türünü, övgü ve yergi becerisini dile getirmiştir. Onunla ilgili gülmeceleri oluşturan öğelerin odağı sevgi, yergi, övgü, alaya alma. Gülünç duruma düşürme, kendi kendiyle çelişkiye sürükleme, Şeriat'ın katılıkları karşısında çok ince ve iğneli bir söyleyişle yumuşaklığı yeğlemedir. O, bunları söylerken bilgin, bilgisiz, açıkgöz, uysal, vurdumduymaz, utangaç, atak, şaşkın, kurnaz, korkak, atılgan gibi çelişik niteliklere bürünür. Özellikle karşısındakinin durumuyla çelişki içinde bulunma, gülmecelerinin egemen öğesidir. Bu öğeler Anadolu insanının, belli olaylar karşısındaki tutumun yansıtan, düşünce ürünlerini oluşturur. Nasreddin Hoca, halkın duygularını yansıtan, bir gülmece odağı olarak ortaya çıkarılır. Söyletilen kişi, söyletenin ağzını kullanır, böylece halk Nasreddin Hoca'nın diliyle kendi sesini duyurur. Nasreddin Hoca, bütün gülmecelerinde, soyut bir varlık olarak değil, yaşanmış, yaşanan bir olayla, bir olguyla bağlantılı bir biçimde ortaya çıkar. Olay karşısında duyulan tepkiyi ya da onayı gülmece türlerinden biriyle dile getirir. Tanık olduğu olaylar, genellikle, halk arasında geçer. Hoca soyluların, yüksek saray çevresinde bulunanların aralarına ya çok seyrek girer ya da hiç girmez. Sözgelişi onun tanıştığı söylenen Selçuklu sultanlarıyla ilgili gülmecesi yoktur. Timur'la ilgili "hamam, Timur ve peştemal" gülmecesi de, Timur'dan çok önce yaşadığı için, sonradan üretilmiştir. Halk beğenisi Hoca'yı Timur gibi çevresine korku salan bir imparatorun karşısına hamamda çıkarak, "kızım sana söylüyorum, gelinim sen işit" türünden bir yergi yaratmıştır. Burada yerilen, dolaylı olarak, kendi toplumun, halkın üstünde gören saray insanlarıdır. Nasreddin Hoca gülmecelerinde dile gelen, onun kişiliğinde, halkın duygularını yansıtan başka bir özellik de eşeğin yeridir. Hoca eşeğinden ayrı düşünülemez, onun taşıtı, bineği olan eşek gerçekte bir yergi ve alay öğesidir. Anadolu insanının yarattığı gülmece ürünlerinde atın yeri yoktur denilebilir. Eşek, acıya, sıkıntıya, dayağa, açlığa katlanışın en yaygın simgesidir. Soyluların, sarayların çevresinde üretilmiş gülmecelerde eşek bulunmaz, oysa at geniş bir yer tutar. Bu konuda, başka bir çelişki sergilenir, gülmecede güldürücü öğe ile yerici öğe yanyana getirilir. Bunun örneği de kendisinden eşeği isteyen köylüye, "eşek evde yok" deyince ahırda onun anırmasını duyan köylünün "işte eşek ahırda" diye diretmesi karşısında, Hocanın "eşeğin sözüne mi inanacaksın benimkine mi" demesidir. Onun gülmecelerinde, kaba sofuların "ahret" le ilgili inançları da önemli bir yer tutar. "Fincancı Katırları", "Ben Sağlığımda Hep Burdan Geçerdim" başlıklı gülmeceler katı bir inanç karşısındaki duyguyu açığa vurur. Toplumda neye önem verildiğini anlatan "Ye Kürküm Ye" gülmecesi, Hoca'nın dilinde, halkın tepkisini gösterir. Nasreddin Hoca'nın etkisi bütün toplum kesimlerine yayılmış, "İncili Çavuş", "Bekri Mustafa", "Bektaşi" gibi çok değişik yörelerin duygularını yansıtan gülmece türlerinin doğmasına olanak sağlamıştır. Bunlardan ilk ikisi saray çevresinin oldukça kaba beğenisini, üçüncüsü de gene halkın Şeriat'ın katılığına karşı duyduğu tepkiyi dile getirir. Akşehir, Nasreddin Hoca ile adını Dünya'ya duyurmuştur. 1208-1284 yıllarında Akşehir'de yaşayan ünlü düşünür ve mizah ustası Nasreddin Hoca anısına yaşatmak için uluslararası ve ulusal düzeyde kutlamalar ve festivaller düzenlenmektedir. Konya ve Nasrettin Hoca NASREDDIN HOCA'NIN HAYATI Seyyid Mahmud Hayrani ve Seyyid Haci Ibrahim'in derslerini dinledi, Islam diniyle ilgili çalismalarini sürdürdü. Bir söylentiye göre medresede ders okuttu, kadilik görevinde bulundu. Bu görevlerinden dolayi kendisine Nasuriddin Hâce adi verilmis, sonradan bu ad Nasreddin Hoca biçimini almistir. Onun yasamiyla ilgili bilgiler, halkin kendisine olan asiri sevgisi yüzünden, söylentilerle karismis, yer yer olaganüstü nitelikler kazanmistir. Bu söylentiler arasinda, onun Selçuklu sultanlariyla tanistigi, Mevlânâ Celâleddin ile yakinlik kurdugu, kendisinden en az yetmis yil sonra yasayan Timur'la konustugu, birkaç yerde birden göründügü bile vardir. Nasreddin Hoca'nin degeri, yasadigi olaylarla degil, gerek kendisinin, gerek halkin onun agzindan söyledigi gülmecelerdeki anlam, yergi ve alay ögelerinin inceligiyle ölçülür. Onun oldugu ileri sürülen gülmecelerin incelenmesinden, bunlarda geçen sözcüklerin açiklanisindan anlasildigina göre o, belli bir dönemin degil Anadolu halkinin yasama biçimini, güldürü ögesini, alay ve eglenme türünü, övgü ve yergi becerisini dile getirmistir. Onunla ilgili gülmeceleri olusturan ögelerin odagi sevgi, yergi, övgü, alaya alma. O, bunlari söylerken bilgin, bilgisiz, açikgöz, uysal, vurdumduymaz, utangaç, atak, saskin, kurnaz, korkak, atilgan gibi çelisik niteliklere bürünür. Özellikle karsisindakinin durumuyla çeliski içinde bulunma, gülmecelerinin egemen ögesidir. Bu ögeler Anadolu insaninin, belli olaylar karsisindaki tutumun yansitan, düsünce ürünlerini olusturur. Nasreddin Hoca, halkin duygularini yansitan, bir gülmece odagi olarak ortaya çikarilir. Söyletilen kisi, söyletenin agzini kullanir, böylece halk Nasreddin Hoca'nin diliyle kendi sesini duyurur. Nasreddin Hoca, bütün gülmecelerinde, soyut bir varlik olarak degil, yasanmis, yasanan bir olayla, bir olguyla baglantili bir biçimde ortaya çikar. Olay karsisinda duyulan tepkiyi ya da onayi gülmece türlerinden biriyle dile getirir. Tanik oldugu olaylar, genellikle, halk arasinda geçer. Hoca soylularin, yüksek saray çevresinde bulunanlarin aralarina ya çok seyrek girer ya da hiç girmez. Sözgelisi onun tanistigi söylenen Selçuklu sultanlariyla ilgili gülmecesi yoktur. Timur'la ilgili "hamam, Timur ve pestemal" gülmecesi de, Timur'dan çok önce yasadigi için, sonradan üretilmistir. Halk begenisi Hoca'yi Timur gibi çevresine korku salan bir imparatorun karsisina hamamda çikarak, "kizim sana söylüyorum, gelinim sen isit" türünden bir yergi yaratmistir. Burada yerilen, dolayli olarak, kendi toplumun, halkin üstünde gören saray insanlaridir. Nasreddin Hoca gülmecelerinde dile gelen, onun kisiliginde, halkin duygularini yansitan baska bir özellik de esegin yeridir. Hoca eseginden ayri düsünülemez, onun tasiti, binegi olan esek gerçekte bir yergi ve alay ögesidir. Anadolu insaninin yarattigi gülmece ürünlerinde atin yeri yoktur denilebilir. Esek, aciya, sikintiya, dayaga, açliga katlanisin en yaygin simgesidir. Soylularin, saraylarin çevresinde üretilmis gülmecelerde esek bulunmaz, oysa at genis bir yer tutar. Bu konuda, baska bir çeliski sergilenir, gülmecede güldürücü öge ile yerici öge yanyana getirilir. Bunun örnegi de kendisinden esegi isteyen köylüye, "esek evde yok" deyince ahirda onun anirmasini duyan köylünün "iste esek ahirda" diye diretmesi karsisinda, Hocanin "esegin sözüne mi inanacaksin benimkine mi" demesidir. Onun gülmecelerinde, kaba sofularin "ahret" le ilgili inançlari da önemli bir yer tutar. "Fincanci Katirlari", "Ben Sagligimda Hep Burdan Geçerdim" baslikli gülmeceler kati bir inanç karsisindaki duyguyu açiga vurur. Toplumda neye önem verildigini anlatan "Ye Kürküm Ye" gülmecesi, Hoca'nin dilinde, halkin tepkisini gösterir. Nasreddin Hoca'nin etkisi bütün toplum kesimlerine yayilmis, "Incili Çavus", "Bekri Mustafa", "Bektasi" gibi çok degisik yörelerin duygularini yansitan gülmece türlerinin dogmasina olanak saglamistir.
 
   
Bugün 41777 ziyaretçi (94924 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol